|

TV OUT, İNTERNET IN
Amerika Birleşik Devletleri'nde görsel malzeme ile ulaşılan hedef tüketici kitlesi seksenli yıllarda kaotik bir demografik yapı oluşturdu. Televizyonun icadından yetmişli yıllara kadar üç büyük ulusal televizyon kanalı olan ABC, NBC ve CBS reklam planlayıcıları için kolay bir pasta sunuyordu. Ya biri, ya diğeri veya öbürü... Bu üç ulusal dev televizyonu kullanan reklamcılar verdikleri reklamlarla mutlaka hedefledikleri demografik kitleye azami oranda hacimle ulaşılıyordu.
Ancak seksenli yıllarda, kablolu televizyonun tüketicilerin hayatına girmesiyle birlikte, eğlence devleri Warner Bros., Paramount, yıldızı parlayan Medya imparatoru Murdoch grubuna ait olan FOX ve Walt Disney gibi zorlu rakiplerle birlikte televizyon izleyicilerinin demografik verilerinde karmaşa başladı. Artık doğru hedef kitlesine hedeflenen oranda ulaşmak neredeyse imkansızlaşmıştı.
VE TÜRKİYE
Amerika Birleşik Devletleri ile mukayese edilmeyecek bir hızla ancak aynı gelişmeler Türkiye'de de yaşandı ve yaşanıyor. Tek kanallı siyah-beyaz TRT döneminde ilk özel TV kanalı Star açılana kadar reklam hedefleri kolaylıkla belirlenebiliyordu. TRT ile tüm Türkiye'de alım gücü yüksek, entelektüel kitleye tek bir reklam kuşağıyla ulaşılabiliyordu. "Fugitive - Kaçak" dizisinin sol bölümünde Doktor Richard Kimble kaçışına son verdiği zaman sokakta kedi köpekten başka bir şey kalmıyor, "Dallas" dizisinde Jr.'ın bir bölümde yaptığı kötülükler bir hafta boyunca konuşuluyor ve bir hafta sonraki dizi merakla beklenmiyordu. Ancak Star'ın açılmasıyla birlikte daha agresif ve rating kaygılı yayınlar ve rekabet başladı. TRT tacını özel kanallara kaptırdı ve bir daha da geri alamadı. Aynı şekilde ilk özel Televizyon kanalı olan Star'da ilk olmanın avantajı ile geniş bir pazar payını kaptı ancak açılan yeni özel Televizyon kanalları ile rekabet edemeyerek, büyük pastayı herkese dağıtmaya başladı.
Ve yıl 2000... Amerika Birleşik Devletleri'nde yetmişli yıllarda başlayan kablolu TV mucizesi Türkiye'de yaklaşık olarak 30 yıl rötarla bizleri karşılıyor. Ve bu traji-komik yenilik(!) bizlere yeni dünyanın dev pazarı olarak sunuluyor. Ya bir kutuyu alacağız ya da başka bir kutuyu... Tabii 30 yıl sonra gelen devrimci bir yenilik olarak.
NELERDEN VAZGEÇDİK
Ancak 1995 yılıyla birlikte internet'in askeri projelerden ve akademik çalışmalardan sonra sokaktaki insan tarafından kullanılmasıyla birlikte yeni bir medya ortamı ortaya çıktı ve etkinliği ile kısa sürede televizyonun pabucunu dama attı. Forrester Research tarafından yapılan bir araştırmada "İnternete bağlanmak için kullandıkları zaman için hangi alışkanlıklarından feragat ettikleri" sorulduğunda şaşırtıcı cevaplar çıktı.
İnternet kullanıcılarının en büyük kısmını televizyon izleyicilerinin oluşturması ve izleyicilerin %78'i gibi çok büyük bir kısmının internet bağlantısını televizyon izlemeye tercih ettiği anlaşıldı. Yani internet üzerinde sörf yapan her kullanıcı, bu zamanını televizyon için ayırdığı zamanlardan çalıyor. CNBC tarafından Şubat 2001 yılında yapılan bir araştırmaya göre de, Amerika Birleşik Devletleri'nde 2001 yılında geçen yılın Şubat ayına oranla 1 milyon daha az kişi televizyon izliyor. Nielsen ve CommerceNet tarafından yapılan bir başka araştırmaya göre de Kuzey Amerika kıtasındaki potansiyel internet kullanıcısının oranı geçen yıla göre ikiye katlanmış. Rakamlar ve araştırmalar ortada, internet kullanımı hızla (%200) artarken, televizyon izleyicileri (1.000.000 kişi) hızla azalıyor, ve internete bağlananların büyük bir kısmı televizyon izlemek yerine internete bağlanmayı (%78 oranında) tercih ediyor.
ETKİNLİK RAPORU
Forrester Research tarafından ortaya konulan bir başka rapor, internet'in etkinliğinin ve kullanımının geometrik artışını ortaya koydu. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki tüketicilere ulaşılmasının baz alındığı araştırmanın sonuçlarına göre 10 yıldan daha kısa süredir hayatımızda olan internet diğer tüm yazılı, görsel ve işitsel medya araçlarından çok daha hızlı ve etkili olarak hayatımıza girdi. 50 milyon Amerikan vatandaşına ulaşılmasının temel alındığı bu raporda, Radyonun 38, televizyonun 13 ve kablolu televizyonun 10 yılda gerçekleştirdiği etkinliği internet yalnız 5 yılda gerçekleştirdi. Araştırma raporlarına eklenen dip not ise araştırma raporunda verilen rakamlardan çok daha çarpıcı : "Yayın alanının genişliği söz konusu olduğunda, internet rakamları için raporda verilen rakamların birkaç katı fazla tüketiciye ulusal sınırların dışına (Amerika Birleşik Devletleri dışında) ulaşıldığı tahmin edilmektedir". Yani internet hem daha hızlı ve etkili olarak yayılıyor, hem de sınırları ortadan kaldırarak ulaşılan tüketicilerde ulusal kavramının sınırlarını aşarak uluslararası tüketici kavramını hayatlarımıza sokuyor.
|
|